Sürdürülebilir Bir Çevre Ve Sakarya İçin Yol Haritası

Büyükşehir Belediyesi ve SUBÜ iş birliğiyle 2025 yılı farkındalık çalışmalarında Kentsel Atıkların Yönetimi ve Ulusal Mevzuat konulu eğitim programına konuk olan öğrencilere, iklim değişikliği etkilerinin azaltılması ve günlük yaşamımızda buna uyum sağlamak ve sürdürülebilir bir şehrin yönetimi konusunda önemli aktarımlar yapıldı.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi ve Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen Kentsel Atıkların Yönetimi ve Ulusal Mevzuat konulu eğitim programı, öğrencilerin katılımıyla gerçekleştirildi.

İklim değişikliği azaltım ve uyum

Sakarya Meslek Yüksekokulu Çevre Koruma Teknolojileri Bölümü öğrencilerine yönelik düzenlenen eğitimlerde, iklim değişikliği azaltım ve uyum çalışmaları başlığı altında detaylı bilgilendirmeler yapıldı.

Sera gazı emisyon salımına sebep olan faaliyetler, sürdürülebilir şehir vizyonu çalışmaları için hazırlanan raporların içerikleri ve iklim kanunu hakkında doğru bilinen yanlışlar vurgulandı.

Ulusal mevzuat takibinin önemi

Eğitimlerde ayrıca çeşitli ülkelerde hayata geçirilen ve iklim değişikliği azaltım/uyum çalışmalarına katkı sağlayabilecek iyi uygulama örnekleri paylaşıldı.

Sürdürülebilir çevre için ideal atık yönetim hiyerarşisi, ulusal mevzuatın önemi, mevzuat takibinin nasıl sağlanacağı, atık yönetimi ile ilgili örnekler ve Sakarya Büyükşehir Belediyesi’nin atık yönetimi konusunda hizmetleri vurgulandı.

“En büyük sıkıntı zincirleme yaşananlar…”

Eğitimlerde konuşan Çevre Mühendisi Aydanur Nurcanlı, “Küresel ısınma artış değerindeki olası yarım derecelik sıcaklık artışı, iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerinin altında kalacak insan nüfusunda 2,5 katı artışa sebep olacaktır. Buradaki en büyük sıkıntı aslında zincirleme olarak tüm sektörlerin iklim değişikliğinin sebep olduğu afetlerden etkilenmesi ve dolaylı olarak can kaybına yol açmasıdır.” dedi.

“Çevreyi korumak için güçlü adımlar atılıyor”

Çevre Yüksek Mühendisi Dr. Yasemin Çalışkan ise, “Sürdürülebilir bir çevre artık sadece uluslararası platformların değil, ülkemizin de en öncelikli konuları arasında yer alıyor. Bu nedenle hem stratejik eylem planlarımızda hem de güncel yasal düzenlemelerimizde çevreyi korumaya yönelik güçlü adımlar atılıyor. Mevzuatı bizler için bir zorunluluk değil, toplumu, geleceği ve doğayı koruyan bir yol haritası, bir pusula niteliğinde görmek gerekiyor” şeklinde konuştu.